Denizci Toplum

Yükleniyor...

Denizci Toplum

Denizci Toplum

T ü r k D e n i z c i l i k K ü l t ü r ü H a r e k e t i

100 Yıl Önce İngiliz Gemilerinin Pruvalarında Yer Alan Yontular, Restorasyon Sürecinin Ardından The Box Plymouth Müzesinde Sergileniyor

Viktoryan döneme ait olan 14 adet ahşap pruva yontusu, tamamlanan restorasyon çalışmaların ardından, denizci bir kent olan İngiltere-Plymouth kentinde konumlu The Box Müzesi’nde sergileniyor. Bir zamanlar Çin’e, Kırım’a ve Yeni Zelanda’ya giden gemilerin pruvalarında yer alan bu yontular, denizcilik tarihinin önemli yapraklarına tanıklık etmiş yapıtlar.

Britanya gemilerinin pruvalarına yerleştirilen, denizcilere tılsımları ile güç veren pruva yontuları 1 milyon paundluk restorasyon projesi ile yeniden yaşam döndürüldü. Toplam ağırlıkları 20 tona ulaşan bu pruva yontularından 13 tanesi, The Box Müzesi‘nin tavanından sarkıtılan iplere asılarak; sergileniyor. İki tondan fazla ağırlığa sahip olan ve dört metre boyundaki IV. William yontusu ise sahip olduğu ağırlığı nedeniyle, tavandan sarkıtılmak yerine üzerine yerleştirildiği bir sabit bir sergileme birimi üzerine konumlandırılmış.

1.

Serginin düzenlenmesi ile sorumlu olan Abby Coombs, yontuların bu denli yukarıya yerleştirilmesinin nedeni şu sözcükler ile açıklıyor:

Mimarlarımız ile yeni yapının düzenlenmesi üzerine çalışırken; atriumun sunduğu güçlü oylumsal olanakların farkına vardık. Oylum üç kat yüksekliğe sahip ve ışığı güçlü biçimde etkisini duyurduğu bir yerdi. Bu durum, bizde pruva yontularının bir zamanlar büyük gemilerden oluşan filoların pruvalarındaymış gibi yukarıda sergilenmeleri gerektiği düşüncesini uyandırdı.

Uzmanlar, arboristlerin yaşayan ağaçların sağlamlığını denetlemek için kullandıkları sonik tomografi adı verilen bir yöntemden yararlanarak; pruva yontularının iç yapılarının mevcut durumunu belirlediler. Yapılan bu çalışmanın ardından, ağaç gereçlerde olabilecek bir dönme yada çekme durumunu en aza indirgemek amacıyla büyük ölçekli, çok amaçlı yapılmış kurutma odalarında kurutulmasının gerekliliği anlaşıldı.

2.

Restorasyon sürecinde karşılaşılan diğer sorun ise; yontuların renklerine ilişkin yaşayan zorluklardı. Uzmanlar yontuların yıllar boyunca bezendikleri boyanın üzerinde mikroskobik analizler yürüttüler. Bazıların gri tonlardaki bir boya ile üretildikleri görüldü. Ancak buna karşın, alınan karar, bu yontuların boyalı olması yönündeydi. Bunun üzerine kullanılacak renklerin tonlarına 1912 yılına ait olan sigara kartları dizileri üzerinde yer alan donanma pruva yontularına ilişkin yapılmış betimler, temel alındı.

Plymouth kent konseyi başkanı Tudor Evans, burada pruva yontuları için gösterilen tüm çabaya kesinlikle değdiğini söyleyerek; bu yontuların ahşaptan yapılmış olmanın ötesinde anlamlar taşıdığını belirterek sözlerini söyle sürdürüyor:  “Bu yapıtlar, Plymouth kentinin ve Kraliyet donanması tarihinin ikonik sembolleri. Aynı zamanda 200 yıl önce bu yapıtları gerçekleştiren zanaatkarların ve yontu sanatçılarının yeteneklerinin boyutlarının ortaya koyan olağanüstü örnekler.”

(Kaynak: theguardian.com, theboxplymouth.com)

Kehinde Wiley’in Deniz Göçmenliğini ve Tarihini Yorumladığı “Aptallar Gemisi”, The Box Müzesi’nin Koleksiyonunda Yer Alıyor.

New York’lu sanatçı Kehindey Wiley’in Plymouth’taki “The Box” Müzesi’nin koleksiyonuna 2018 yılında katılan “Aptallar Gemisi” (Ship of Fools) adlı yerleştirmesi, Plymouth kent tarihi ile özdeşleşen göç olgusunu ele alıyor.

Kehinde Wiley,  ABD eski başkanı Barack Obama‘nın ve Wangechi Mutu ve Lynette Yiadom-Boakye‘nin portrelerinin de içinde olduğu yapıtları tanınan bir ressam. Bezemeci bir anlayışla resim yapan Nijerya kökenli Amerikalı sanatçı portrelerinde yer verdiği, farklı kökenlerden ve sosyal konumlardan gelen insanları, tanınmış kişiler olarak betimleyerek; geleneksel güç, ayrıcalık anlayışına meydan okuyor.

2017 yılında Wiley, resimden film yapmaya doğru bir adım atan sanatçı; ilk video yerleştirmesini gerçekleştirmiştir. Narrenschiff  (Aptallar Gemisi)  adını taşıyan, üç kanallı dijital film projeksiyonu,  Alman teolog Sebastian Brant‘ın 15. Yüzyıl aynı adlı  kitabına doğrudan göndermede bulunuyor. Politikacıları, din adamlarını ve diğer tanınmış veya etkili insanları hicveden zamanında büyük bir başarı yakalayan bu kitap, denizde kaybolan aptallardan oluşan bir mürettebatın öyküsünü anlatıyordu.

Bununla birlikte “Aptallar Gemisi” kurgulanmış bir öykü değil. Orta Çağ’da Batı Avrupa nüfusunun %30’u “yabancılar” olarak yaftalanarak, sanatoryumlara gitmeye ve denize açılmaya zorlanmışlardı. Toplumsal normlara uymayanları ötekileştirme düşüncesi, Kehinde Wiley‘in yapıtları üzerinden tam da düşünmemizi istediği bir şey.

Büyük bir su kütlesi ile karşılaşıldığında, genellikle herkes bir ikilem yaşar: bu çekiciliğe  hemen kapılırız ama aynı zamanda da bu bilinmeyenden korkarız ki; bu durum,  Plymouth‘un ve bu kentin Mayflower Gemisi örneğinde olduğu üzere, varsıl deniz yolculukları tarihini bağlamında fazlasıyla karşılığını bulmaktadır.

Wiley‘in üç kanallı yerleştirmesi “Aptallar Gemisi” (Ship of Fools) yorumunda yer verdiği; denizin içindeki karaya ulaşmak için mücadele veren  bir grup siyahi adam anlatımı, hem tarihsel olarak hem de göç olgusunun çağdaş tarihinin bir metaforu olarak ele alınıyor.

Kehinde Wiley 2

Ünlü oyuncu CCH Pounder tarafından anlatımı yapılan filmde, besteci Maxim Budnick‘in bu film için özel olarak bestelediği müziğe yer veriliyor.

 

(Kaynak: theboxplymouth.com)