Denizci Toplum

Yükleniyor...

Denizci Toplum

Denizci Toplum

T ü r k D e n i z c i l i k K ü l t ü r ü H a r e k e t i

Mersin Üniversitesi’nin Girişimi İle Çukurova Bölgesinde İlk “Deniz Canlıları Müzesi” Açılıyor.

Mersin Üniversitesi (MEÜ), Çukurova bölgesindeki ilk deniz canlıları müzesinin açılması için çalışmalarını sürdürüyor. Türkiye’de deniz canlıları müzesi sayısının çok az olması nedeniyle; bu girişim, Türk deniz kültürü açısından önemli bir girişim olarak değerlendiriliyor.

MEU Yenişehir yerleşkesinde Su Ürünleri Fakültesi akademisyenlerinin çalışmalarıyla yapılandırılan müzenin iki ay içinde açılması planlanıyor. Müzenin kurulmasına, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası ve Deniz Ticaret Odası da destek veriyor.

Akdeniz’de bulunan hemen her balığın bir örneği bulunan müzede, popüler deniz canlıları ve balıklar ile çok ender bulunan türler de sergilenecek. Özel işleme tabi tutularak kurutulmuş türlerin yanı sıra fosiller, yunus, köpekbalığı gibi canlıların iskeletleri, kabuklular ve yumuşakçalar ile özel sıvılar içindeki deniz canlıları da müzede görülebilecek. Aynı zamanda bir eğitim merkezi işlevi görecek müzede, deniz canlılarının yanı sıra öğrenciler için bir eğitim sınıfı da yer alacak ve kapalı alan dışında bahçede de düzenlemeler yapılarak, deniz canlıları sergilenecek.

1.

MEÜ Su Ürünleri Fakültesi İşleme Teknolojisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Deniz Ayas, “Elimizde 350 çeşit balık türümüz ile 170 çeşit yumuşakça grubu tür var. Toplamda arka planda kullandığımız türlerle birlikte şu andaki envanterimizde 600’ün üzerinde deniz canlısı bulunuyor. Bunun içerisinde sadece kendi müzemize ait, herhangi bir deniz canlıları müzesinde göremeyeceğiniz çok ender türler de var. Bunların bir kısmı derin deniz canlılarından bir kısmı da en son basına da yansıyan oluklu balina gibi nesli tükenmekte olan canlılardan oluşuyor.”

13 Mayıs’ta Yenişehir ilçesi Adnan Menderes Bulvarı kıyısına vuran bu dev balina, müze önündeki bahçeye gömülmüştü; yaklaşık bir yıl sonra topraktan çıkarılacak olan 13,5 metre uzunluğundaki oluklu balinanın iskeleti de birleştirme işlemlerinin ardından müzede sergilenecek.

Mersin halkının hem Akdeniz’i hem de sualtındaki canlılığı tanıması amaçlanıyor

Mersin’in, 320 kilometre uzunluğunda kıyısı olan ve denizde oldukça büyük ürünler veren bir şehir olduğunu belirten MEÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Çamsarı, “Bu projede, Mersin halkının hem Akdeniz’i tanıması hem de Akdeniz’in içinde canlılığın kayıt altına alınabilmesi ve halkla tanıştırılması amaçlandı. Bu proje için Yenişehir Kampüsümüzde Su Ürünleri Fakültemizin bitişiğinde bir alanı ayırdık. Su Ürünleri Fakültesi hocalarımızın elde ettiği fosiller ve iskeletlerin tümü zaten depomuzda vardı; orada bir birimi müze haline getirdik. Birkaç hafta önce ölü olarak Mersin sahiline vuran balina ile aynı şekilde gömüsü yapılan yunus ve köpekbalıklarının da iskeletleri çıkarılacak. Orada çok şık, güzel, gezilebilir, özellikle ilk ve ortaokul öğrencilerimizin bilgilenebileceği, çok güzel bir müzemiz olacak. Müzeyi bir-iki ay içinde açmayı planlıyoruz” dedi.

2.

.

3.

Müze hem öğrenciler hem de akademisyenler için bir bilgilendirme merkezi olacak

MEÜ Su Ürünleri Fakültesi İşleme Teknolojisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Deniz Ayas, deniz canlıları müzesini, denizde yaşayan hayvanlar, bitkiler, çok çeşitli canlılar, omurgasızlar, balıklar, deniz memelilerini sergileyecekleri bir eğitim kurumu olarak planladıklarını belirterek; “Bu müze hem orta öğretim hem üniversite öğrencileri hem de akademisyenler için bir bilgilendirme merkezi gibi çalışacak. Burada çok çeşitli deniz canlısının müze materyali olarak birebir örnekleri bulunuyor. Biz bunları katalogluyoruz. Denizde elde ettiğimiz herhangi bir deniz canlısını müze materyaline dönüştürmeden önce kayıtlarını veriyoruz. Klasik bir müze mantığıyla çalışan bir yer burası. Müze materyaline dönüştürdükten sonda da sergi alanına koyuyoruz” ifadelerini kullandı.

Müze, Deniz kültürünün Mersin kent kültürü içerisine sağlam bir yer edinmesini sağlayacak

Prof. Ayas, “Bizim müzemiz, Çukurova için ilk kurum olarak geliyor. Mersin için de önemli olacak, çünkü Mersin bir deniz kenti. Deniz kenti ama Mersin kültürü içerisinde hak ettiği yerde değil, çok küçük bir payı var. Biz aslında deniz canlıları müzesi ile özellikle eğitim yönünü kullanarak, deniz kültürünün ve deniz hayatının Mersin kültürü içerisine daha yerleşik, daha önemli bir noktaya gelmesini istiyoruz” şeklinde konuştu.

(Kaynak: iha.com.tr, ntv.com.tr)