“Denizcilik Kenti” Sergisi, New York’un Kent Kimliğinin Köklerinin Bir liman Kenti Olmasından Kaynaklandığının Altını Çiziyor.
South Street Seaport Müzesi’nde açılan “Denizcilik Kenti” sergisi, New York kentinin sahip olduğu küresel kültür ve finans başkenti kimliğinin köklerinin bir liman kenti olmasından kaynaklandığının altını çiziyor.
Sergide Müze koleksiyonundan ve arşivlerinden derlenen 540 farklı nitelikteki yapıt yer alıyor.
Dört yüzyıl boyunca New York limanı dünyanın farklı coğrafyalarından buraya ulaşan ticaretin önemli bir merkezi olma durumunu korudu. Ancak bu çok özel konum, yalnızca bir deniz taşımacılığının ulaştığı nihai liman anlamına gelmiyordu. Bunun da ötesinde, denizden buraya akınlar halinde gelen insan yığınlarının beraberlerinde taşıdıkları dünya dillerinin ve kültürlerinin bir kavşak noktasına haline gelmişti.
17. yüzyılda Avrupalı sömürgeciler, Afrikalı köleler ve göçmenler bu çeşitliğin bileşenleri olarak, Frank Sinatra’nın “New York, New York” şarkısında “Asla Uyumayan Şehir” sözleriyle nitelediği New York’un bitmek bilmeyen dinamizmini ürettiler. İlerleyen yüzyıllarda, denizden doğru gelerek kentim içlerine uzanan, bu süreğen göç dalgaları, taşıdığı çok boyutlu küresel bağlarıyla, bu dünya başkentini giderek büyütecekti.
New York’un ve kent sakinlerinin ortak maddi kültürünün ve tarihinin parçası olarak kendisine sergide yer bulan yapıtlar, tarih boyunca gemilerde, nakliye hatlarında ve diğer yerel endüstri kollarında işlendirilen (istihdam edilen) işçi sınıfının, ayrıca Amerika’ya ilk defa New York Limanına ayak basarak gelen göçmen işçilerin ve ailelerinin öykülerine tanıklık etme olanağı sunuyor.
southstreetseaportmuseum.org
Küratörlüğünü Martina Caruso, Michelle Kennedy, Christine Picone, Zak Risinger, Mathieu Rivoal, Carley Roche ve Rob Wilson’un üstlendiği “Denizcilik Kenti”, Müze’nin 80.000 sanat eseri, tarihi eser ve arşiv kayıtlarını içeren koleksiyonundan yapılan bir seçkiyle oluşturulan 540 yapıta ve tarihsel nesneyi içeriyor. Üç kata yayılan kapsamlı sergide, ilk defa kamuoyunun dikkatine sunulan çeşitli yapıtlar ve arşiv malzemeleri de yer alıyor.
southstreetseaportmuseum.org
Sergide, South Street Seaport Tarihi Bölgesi ve Aşağı Manhattan’daki alanlardan çıkarılan arkeoloji örneklerine yer verildiği gibi; 1600’lerden günümüze uzanan bir zaman çizgisi üzerinde New York’un tarihi ve modern dönemlerini gösteren fotoğraflar bulunuyor. Bunlar arasında 1883’te Brooklyn Köprüsü’nün açılması, 1886’da Özgürlük Heykeli’nin inşa edilmesi ve 20. yüzyılın ortalarında konteyner taşımacılığının artmasıyla New York ve New Jersey Limanlarının değişen çehresi gibi New York tarihinin dönüm noktalarını belgeleyen sanat yapıtları yer alıyor.
(Kaynak: southstreetseaportmuseum.org)
South Street Seaport Müzesi’nde Açılan “South Street ve New York’un Yükselişi” Başlıklı Sergi, Büyük Bir Liman Kentine Dönüşen New York’u Tarihsel Süreç İçinde İrdeliyor.
Sergi, New York’un Amerika’nın en büyük şehrine dönüşmesinde ve dünyanın en büyük doğal limanlarından biri olan New York Limanı’nın 20. yüzyılın başında dünyanın en işlek tecimsel noktalarından haline gelmesinde Seaport ve South Street’in oynadığı önemli rolü masaya yatırıyor.
Müzenin geniş koleksiyonundan sanat yapıtlarına ve çeşitli tarihi nesnelere yer veren sergi, ayrıca halihazırda sergilenmekte olan 19. yüzyılda New York Limanı’nın tarihiyle ilişkili olan çeşitli ölçekteki nesnelerden yapılan bir seçkiyle oluşturuluyor.
Günümüz New York Limanı’nını gösteren hava fotoğrafı ile başlayan sergi, Müze’nin koleksiyonlarından derlenen; New York’un limanlarının, iskelelerinin ve kentteki çeşitli iş yaşamının merkezileştiği noktaların oluşturduğu etkinin görülebilir olduğu büyük görsellerle devam ediyor. Bu görseller, kentin günümüze uzanan süreç içinde gerçekleşen dönüşümünü karşılaştırarak, değerlendirme olanağı sunuyor.
southstreetseaportmuseum.org
southstreetseaportmuseum.org
1825 yılı gibi erken bir tarihe gidilecek olursa bile, o dönemde bile çoğu yazar, New York’u “Amerika’nın büyük ticari imparatorluğu” olarak tanımlamaktaydılar. Amerikan iç savaşına kadar New York limanı, yalnızca 1860 yılında, yabancı limanlardan 4.000’den fazla gemi tarafından ziyaret edilmiştir. Ancak belirtmek gerekir ki; kente pamuk ve şeker ticareti sayesinde akan bu varsıllığın ve bu görkemli gönencin ardında, Amerika’da o dönem yaygın olduğu üzere; siyah erkek ve kadın kölelerin işgücünün kullanılması yatmaktaydı.
İç savaşın sona ermesinin ardından, bu büyüme sürmüş; tutarlı bir büyüme çizgisi izleyen New York gelişerek, dünyanın en işlek limanına dönüşmüştür.
.
southstreetseaportmuseum.org
Sergi, 1797-1807 yılları arasında Doğu Irmağının doldurulmasıyla elde edilen arazi üzerinde konumlanan, depo ve ofislerden oluşan Schermerhorn Row’u, Dünya ile kurduğu ticari ağlar, kıyı taşımacılığı ve yoğun olarak işleyen iskeleleri ile; büyük bir liman kenti olarak, New York’un hikayesini anlatan müzeye ait tarihi gemi filosu maketlerini, 19. ve 20. yüzyıllarda aşağı Manhattan’da ortaya çıkan çok sayıdaki matbaalardan birinin çağdaş bir yeniden yorumu olan Bowne & Co.’yu ve burada üretilen görsel ürünleri kapsamına alıyor.
Serginin küratörlüğünü Nantucket Tarih Derneği bünyesinde Obed Macy Araştırma Kürsüsü’nden Michael H. Harrison üstlenirken, Seaport Müzesi Koleksiyonlar Yöneticisi Martina Caruso da sergiye katkı veriyor.
Serginin tasarımı ve sanat yönetimi HER Design’dan Helen Riegleve tarafından gerçekleştiriliyor.
(Kaynak: southstreetseaportmuseum.org)
South Street Seaport Müzesi’ndeki “Büyük Yolcu Gemilerindeki Göçmenler ve Milyonerler, 1900-1914” Başlıklı Sergi, Farklı Sınıflardaki Yolcuları Çeşitli Yönlerden Ele Alıyor.
South Street Seaport Müzesi’nde açılan “Büyük Yolcu Gemilerindeki Göçmenler ve Milyonerler, 1900-1914” başlıklı sergi, 20. yüzyılın başlarında okyanuslarda yolcu taşıyan büyük gemilerdeki birinci sınıf ve üçüncü sınıf yolcular arasındaki farklılıkları mercek altına alıyor.
Sergi, izleyicilere okyanus gemilerindeki yolcu yaşamını, birinci sınıfta yolculuk yapan varlıklı Amerikalılar ile üçüncü sınıfta Amerika Birleşik Devletleri’ne göç eden ve ileride Amerikan yurttaşı olacak olan yolcular arasındaki belirgin farkları ortaya koyarak, sergi izleyicilerinin değerlendirmesine sunuyor.
South Street Seaport Müzesi’nin daimi koleksiyonundan seçkiyle oluşturulan sergide; orijinal ve yeniden üretilmiş eserlere (replikalara), okyanus gemisinden çeşitli anı eşyalarına, efemeralara, çeşitli seramik nesnelere ayrıca hem göçmenlere hem de birinci sınıf yolcularına ait bagaj sandıklarına yer veriliyor.
southstreetseaportmuseum.org
southstreetseaportmuseum.org
southstreetseaportmuseum.org
Serginin küratörlüğünü William Roka ve Michelle Kennedy tarafından üstlenilirken; sergi tasarımı ve sanat yönetimi, Rob Wilson ve Christine Picone tarafından gerçekleştiriliyor.
(Kaynak: southstreetseaportmuseum.org)