Efsanevi Batık San Jose Kalyonunun Taşıdığı Hazinenin İlk Parçaları Kolombiya’lı Bilim İnsanları Tarafından Çıkarıldı.
300 yıl önce İngiliz Donanması tarafından batırılan, taşıdığı hazine nedeniyle “Batık Gemilerin Kutsal Kasesi” olarak nitelendirilen San Jose kalyonundan; altın/bronz sikkeler, bir porselen fincan ve bir savaş topunda oluşan ilk parçalar, Kolombiyalı bilim insanlarının çalışmaları sonucu gün yüzüne çıkarıldı.
1708 yılında İspanya’ya ait ‘San José’ adını taşıyan kalyon, Panama’dan ele geçirdiği tonlarca ganimetle Kolombiya’nın Cartagena limanına doğru seyir yapmaktaydı. Ancak gemi, sürmekte olan İspanya Veraset Savaşı nedeniyle pusu kurmuş İngiliz donanması gemileri tarafından vurularak, batırılmıştı. 200 tona yakın altın, gümüş ve zümrüt taşıdığı düşünülen geminin yeri hakkında batırıldığı günden bu yana çok sayıda söylenti dolaşmaktaydı.

Samuel Scott, “Cartagena Açıklarında Çarpışma”, (1743-1747) – Ulusal Deniz Müzesi Koleksiyonu, Londra
news.artnet.com
2022 yılında basınla paylaşılan batık kalyona ait sualtı görüntülerinde geminin yükü olan altınlar, porselenler, çanak çömlekler, cam şişeler ve savunma gücünü oluşturan toplar, görsellerde açık bir biçimde göze çarpmaktaydı.
Batığın, suyun 200 metre altında, yani dalgıçların ulaşamayacağı bir derinlikte duruyor olması nedeniyle, yalnızca uzaktan kumandalı araçlar ya da denizaltılar kullanılabiliyor. Bu nedenle 2025 yılında gerçekleştiren, yüksek teknoloji ürünü insansız su altı robotlarının kullanıldığı çalışmalar sonucunda San Jose kalyonundan ilk defa altın ve bronz sikkeler, porselen fincan ve savaş topuna gün yüzüne çıkarıldı. Şimdi 300 yıldır suyun altında bekleyen bu küçük ölçekli hazine, laboratuvar ortamında uzun sürecek bir koruma işlemlerinden geçiriliyor.
Çalışmaların, Kolombiya’nın su altı kültürel mirasını koruma yetkinliğini ortaya koymuş olduğunu altını çizen Kolombiya Kültür Bakanı Yannai Kadamani Fonrodona, gerçekleştirilen kurtarma girişimi için “tarihi bir olay” olarak nitelendirmesinde bulunurken, Kolombiya Antropoloji ve Tarih Enstitüsü Direktörü Alhena Caicedo Fernández de açıklamasında, elde edilen buluntular aracılığıyla yurttaşlarının kalyonunun tarihine yakından tanıklık etme olanağı sağladığını belirtiyor.
Kolombiya hükümeti tarafından yapılan açıklamada, kalyonun ülkenin kültürü ve kimliği için önemli olduğunu belirtilerek, elde edilen eserlerin 18. yüzyılın başlarında Avrupa’nın ekonomik, sosyal ve siyasi ortamı hakkında önemli ipuçları sağlayacağının altını çiziliyor.
Tartışmaların odağındaki kalyon
Her ne kadar Kolombiya, karasularında bulunan batıkları kültürel mirasının bir parçası olarak görüyor olsa da; İspanyol yetkililer, bulunan hazinenin İspanyol gemisinde olması nedeniyle, kendilerine ait olduğunu savunurken, Bolivya ise İspanyolların yerli halkı değerli maddeleri çıkarmaya zorladığı için hazinenin kendilerine teslim edilmesini istiyor.
Kolombiya’nın “Sea Search Armada” adlı bir ABD kökenli şirketle sürmekte olan bir davası da basına yansımıştı. 1980’li yıllarda Kolombiya hükümetinden batık gemiyi aramak için izin alan Amerikan firması “Sea Search Armada”, Cumhurbaşkanı Belisario Betancur (1982-1986) ile bulunacak hazinenin yüzde 5’ini almak önerisiyle bir anlaşma yapmış ancak bu anlaşmanın ortaya çıkması üzerine konu mahkemeye taşınmıştı.
(Kaynak: edition.cnn.com, nytimes.com)
Kolombiya Hükümeti, 20 Milyar Dolar Hazine Taşıdığı Düşünülen İspanyol “San Jose” Kalyonu Batığının Çıkarılması İçin Girişimlere Başladı.
Kolombiya Devlet Başkanı Gustavo Petro, ülkenin kuzey kıyı şeridinde 300 yıl önce İspanyol Veraset Savaşı sırasında İngiliz Donanması tarafından batırılan ‘San Jose’ kalyonu batığını çıkarmak için kolları sıvadı.
Kolombiya hükümeti, 2015 yılına gelindiğinde 20 milyar dolar değerindeki hazinesiyle battığı söylenen geminin bulduğunu ancak koordinatlarının gizli tutulduğunu açıklamıştı.
2026 yılında görev süresi dolmadan önce gemiyi ve hazineleri çıkarma konusunda kararlı olduğu belirtilen başbakan Petro, çalışmaların ardından Cartegena’da bir müze kurmayı da planlıyor.
1708 yılında İspanyol San José kalyonu, mürettebatının Panama’dan ele geçirdiği tonlarca altın, gümüş ve zümrüt de dahil olmak üzere önemli miktarda ganimetle eve dönmekteydi. Kolombiya’nın Cartagena limanına doğru seyir yapmakta olan gemi, sürmekte olan İspanyol Veraset Savaşı nedeniyle İngiliz donanması tarafından pusuya düşürülerek batırılmıştı. 20 milyar dolar değerinde bir hazineyi taşıdığı düşünülen geminin yeri hakkında batırıldığı günden bu yana çok sayıda söylenti dolaşmaktaydı.
Son günlerde, ‘San Jose’ ve efsanevi hazinesi, Kolombiya Devlet Başkanı Gustavo Petro’nun, girişimleriyle uluslararası basında yeniden konuşulan bir konu haline geldi. Çoğu kaynakta, 2026 yılında görev süresi sona erecek olan Petro’nun bu çabasını altında, başkanlıktan ayrılmadan önce bu hazineyi çıkarma amacı olduğunun altı çiziliyor.

Samuel Scott, “Cartagena Açıklarında Çarpışma”, (1743-1747) – Ulusal Deniz Müzesi Koleksiyonu, Londra
news.artnet.com
Battığı konumu hakkında son birkaç on yıldır bazı tartışmalara odağı olan San José’nin yeri yüzyıllardır bilinmiyordu. Ancak 2015 yılına gelindiğinde Kolombiya hükümeti, geminin konumunu saptadığını ancak koordinatlarının gizli tutulduğunu açıklamıştı. Bunun nedenlerinden biri de hazine avcılarının gerekli donanıma sahip olmadan derin deniz aramasına kalkışarak, bir başka felakete yol açmalarına yönelik duyulan endişeydi.
Öte yandan Kolombiya’nın “Sea Search Armada” adlı bir ABD kökenli şirketle sürmekte olan bir davası da bulunuyor. Şirket, 1981 yılında batığı bulduğunu ve çıkarılan hazinenin yarısını almak koşuluyla Kolombiyalı yetkilileri batığın yeri konusunda bilgilendirdiğini iddia ediyor.
Geminin geçen yıl basına yansıyan görüntüleri incelendiğinde geminin gövdesinin hala sağlam olduğu göze çarpmakla beraber; batığın bulunduğu deniz tabanının, gemiden saçılan altın külçeleri, sikkeler, çanak çömlek, 1655’ten kalma İspanyol topları ve Çin kökenli porselenlerle dolu olduğu görülüyor. Ancak hakkında bunca söylentiye yol açan gemini basınla paylaşılan söz konusu görsellerine karşın çoğu kişi tarafından taşıdığı hazinenin gözlerden uzak tutulduğu düşünülüyor.

San Jose batığının yakın çevresinde bulunan porselen çay fincanları
news.artnet.com
Indiana Üniversitesi Sualtı Bilimi Merkezi Yöneticisi Charles Beaker, yapılacak su altı çalışmalarının ardından çıkarılacak hazine için “Kişisel kazanç için değil; kamu yararı için korunma altına alınmalıdır” diyerek Kolombiya hükümetinin Cartagena’da San Jose batığı için özel bir müze inşa etmeyi planladığına yönelik bir teminat verdiğini sözlerine ekliyor.
Batık şu anda suyun 700 feet altında, yani dalgıçların ulaşamayacağı bir derinlikte duruyor, ve bu derinliğe ancak uzaktan kumandalı araçlar ya da denizaltılar ulaşabiliyor. Bu durum da öngörülebileceği üzere masada büyük bir maliyetlerin dile getirilmesi anlamına geliyor. Bu nedenle de Kolombiya hükümetinin kurtarma görevini gerçekleşmesi için, olasılıkla bir kamu-özel işkolu ortaklığı kurması ya da özel bir firmayla anlaşma yapması gerekecek.
Öte yandan bu konuda en çok düşüncesine başvurulması gereken meslek grubu ise tarihçiler ve arkeologlar. Ancak onlar da arama konusunda bir anlaşmazlık içinde bulundukları görülüyor. Bir tarafta hem İspanyol hem de Kolombiya hükümetleri San Jose ve hazinesi üzerinde hak iddia ederken; diğer tarafta Deniz arkeoloğu Ricardo Borrero gibi tarihçiler ve araştırmacılar herhangi bir aramanın “Kazançtan çok risk” getireceği düşüncesini taşıyor. Deniz seviyesinin yaklaşık 2,300 feet altında bulunan geminin içinde bulunduğu çevre ile bir denge durumunda olduğunu söyleyen Borrero “Malzemeler, 300 yıldır bu koşullar altında bekliyorlar ve muhafaza edilmeleri için bundan daha iyi bir yol yok” diyor.
Öte yandan Borrero, San Joaquín adlı kalyonun, San Jose batırılmadan önce onunla birlikte, yakınlarında seyretmekte olduğuna ilişkin bilginin tarihi kaynaklarda yer aldığını belirterek. Gemide söylentilerde geçtiğinden görece daha az hazine olduğunu belirterek, batığın yükü için biçilen 20 milyar dolarlık değerin fazlasıyla abartıldığına inanıyor.
(Kaynaklar: news.artnet.com, rmg.co.uk, hypebeast.com)