Perge’deki Titan Okeanos’un (Okyanus) Mozaiği Yüksek Güvenlik Sistemi İle Korunuyor
(Alıntılanan bu haber, arkeolojihaber.com’da Perge’deki Medusa ve Okeanus Mozaikleri, Özel İzinle Ziyaret Edilebiliyor başlığı ile yayınlanmıştır.)
Antalya’nın Perge Antik Kenti’nde lahit içinde hiç bozulmamış halde bulunan ‘Medusa’ ve ‘Okeanus’ mozaikleri, güvenlik ve özel kamera sistemleriyle korunuyor. İki eşsiz eser sadece özel izin ve uzmanlar eşliğinde ziyaret edilebiliyor ve her seferinde kapıları mühürleniyor.
Antalya’nın 18 kilometre doğusunda, Aksu ilçe sınırlarında bir zamanlar Pamfilya bölgesine başkentlik yapan Perge Antik Kenti, çok bilinmeyen iki eşsiz esere daha ev sahipliği yapıyor. Perge Antik Kenti’nin ‘Zenginler Mezarlığı’ olarak bilinen, onlarca lahdin çıkarıldığı Batı Nekropol alanında kendisine bakanları taşa çevirdiğine inanılan ‘Medusa’ ile ‘Okeanus’a ait iki mozaik bulundu.
Rengi, dokusu ve bozulmayan yapılarıyla Türkiye’de ilk olduğu değerlendirilen iki mozaik, bulundukları mezar odalarına yapılan demir kapılarla koruma altına alındı. Aynı zamanda Müze Müdürlüğü’nce bu alana, alarm sistemi de bulunan güvenlik kameraları yerleştirildi. Etrafı tel örgülerle kapatılan ve içeriye kazı ekibi ve Müze Müdürlüğü ekipleri dışında kimsenin alınmadığı alan, çok sayıda soygun girişimi nedeniyle sıkı korunuyor. Medusa ve Okeanus mozaikleri, özel korumalı alanda oldukları için sadece Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü veya Müze Müdürlüğü’nden alınacak özel izinle ziyaret edilebiliyor.
Perge’nin Batı Nekropol alanındaki bu iki eşsiz eserle ilgili bilgi veren Antalya Rölöve ve Anıtlar Bölge Müdürü Cemil Karabayram, 2003 yılında Prof. Dr. Haluk Abbasoğlu başkanlığında yapılan kazılarda çıkartılan bu iki eserin, o tarihten beri çok güvenlikli ve titiz bir şekilde korunduğunu söyledi. Çünkü defalarca soyulmak istendiğini belirten Karabayram, “Bu iki eser günümüze kadar çok korunmuş bir şekilde gelmiş. Ancak mezarlar çok eski dönemlerde tacirler ve soyguncular tarafından soyulmuş. Günümüze de bu halleriyle gelmiş. Müze Müdürlüğü ekipleri de burada çok ciddi denetim yapıyor. Güvenlik güçleri sürekli devriye geziyor. Ayrıca özel bir kamera sistemi de kuruldu” dedi.
Bu iki eserin çok önemli olduğunu, 2018’in ‘Perge Yılı’ ilan edilmesiyle antik kentin simgeleri olabileceğini anlatan Karabayram, antik mezar odalarının yapı ve mimari konsept olarak bakıldığında günümüze kadar yüzde 90 korunmuş olarak geldiğini, mozaiklerin bulunduğu odalarda üzerlerinde çeşitli tasvirlerin bulunduğu lahitlerin de yer aldığını kaydetti. Nekropol alanındaki kazı çalışmalarının devam ettiğini de belirten Karabayram, iki mozaiğin ise kazıdan çıkmış haliyle tümüyle korunduğunu aktardı.
Mezar odalarındaki mozaiklerden Medusa’nın mezara girecek kişilere karşı korkutma amacıyla yapıldığı, Okeanus’un ise denizler tanrıçası olduğunu anlatan Karabayram, bu iki eserin turizme açılması için de çalışmaların sürdürüldüğünü söyledi. Şu an için mozaiklerin bulunduğu anıt mezarların sadece özel izin alınarak ve uzmanlar eşliğinde turist veya tur ziyaretlerine açılabildiğini belirten Cemil Karabayram, kazı çalışmaları tamamlandıktan ve gerekli önlemler alındıktan sonra alanın tamamıyla ziyarete açılacağını ifade etti. Karabayram, iki mezar odasının kapısının da mühürle kilitlendiğini ve her ziyaret öncesi bu mühürlerin Müze Müdürlüğü uzmanı tarafından açılıp, ziyaret bittikten sonra yine bu uzman eşliğinde mühürlendiğini anlattı.
Medusa, Yunan mitolojisinde gözlerine bakanı taşa çevirdiğine inanılan yılan saçlı, keskin dişli, dişi canavar. Medusa’nın lanetlendikten sonra yılanlardan ok yaptığına, bakışları taşa çevirirken oklarının da hedefi yok ettiğine inanılırdı. Efsaneye göre Medusa yayı sağ eliyle tutarsa lanet getirir, sol eliyle tutarsa bakışları ile taşa çevirirdi.
Okeanos, Yunan mitolojisinde Uranus ile Gaia’nın ilk çocuğu ve ilk Titan. Tüm okyanusların kişileşmiş hali olan Okeanos, genelde kaslı bir adamın uzun sakallı ve boynuzlu yüzüyle simgelenirdi. Okeanos’un alt kısmı bir yılanı andırıyordu. Bugün kullanılan ‘Okyanus’ kelimesi buradan gelmektedir.