Denizci Toplum

Yükleniyor...

Denizci Toplum

Denizci Toplum

T ü r k D e n i z c i l i k K ü l t ü r ü H a r e k e t i

Su Altındaki Antik Baiae Kenti’nin Kalıntılarında Keşfedilen Hamam Yapısının Roma’lı Devlet Adamı ve Düşünür Cicero’nun Villasına Ait Olduğu Düşünülüyor.

Roma İmparatorluğu döneminde rağbet gören tatil beldesi Baiae kentinde (İtalya) su altında bir hamam yapısı kalıntısı keşfedildi.

Yapının Roma’lı ünlü söylevci, devlet adamı ve düşünür Marcus Tullius Cicero’nun antik kaynaklarda da sözü geçen villasına ait olabileceği düşünülüyor.

Napoli Körfezinin kuzeybatısında Campi Flegrei Arkeoloji Parkı’nda bulunan Antik Baiae kenti, 1500 yıl önce başlayan ‘Yavaş Deprem’ (Bradiseizm) olarak bilinen bir yer hareketi nedeniyle okyanus yüzeyinin altına doğru kaymıştı. Kent, bir İtalyan Hava Kuvvetleri pilotu tarafından 1959 yılında alçak irtifadan uçuş yaparken, farkedilmişti. O günden bu yana büyük ilgi gören batık kent, Roma seçkinlerinin görkemli salonlarından geriye kalanları görmek isteyen dalış meraklılarının uğrak merkezine dönüşmüştü.

Keşfedildiğinden bu yana arkeolojik çalışmaların sürdürüldüğü kent, bu defa bir Cicero’nun evinin bir parçası olduğu öne sürülen bir hamam yapısı kalıntısı ile gündeme geldi. Her ne kadar arkeologlar henüz bunu doğrulayamadıklarını belirtiyor olsalar da Roma dönemine ait olan klasik kaynaklarda, Çicero’nun Baiae’de bir villası olduğundan söz ediliyor.

Deniz yüzeyin yaklaşık olarak üç metre altında bugün görülebilen hamam yapısının mozaik zemini, Roma hamamlarında yaygın olarak kullanılan suspensura adı verilen gelişmiş bir ısıtma sisteminin parçasıydı. Bu sistemde, sıcak hava, zeminin üzerinde durduğu sütunların arasından dolaşarak, mekanı ısıtıyor ve sauna benzeri bir terleme alanı (laconicum) oluşturuyordu.

Ayrıca eski duvar resimlerinden geri kalan izlerinden anlaşıldığı üzere, bu mekanlar Romalı sahiplerinin zevkini yansıtacak biçimde oldukça varsıl bir biçimde dekore edilmiş olduğuna ilişkin kanıtlar sunuyor.

Baiae, Roma döneminde gösterişli bir yaşamın sürdüğü önemli tatil beldesiydi. Hatta Romalı şairi Sextus Propertius, kent hakkında yüksek sınıfa hitap etmesi nedeniyle “lüks girdabı” nitelendirmesini kullanırken; burada sürdürülen yaşam biçimi genel geçer ahlaki kalıpların dışına çıktığından söz etmekteydi.

Kentin sunduğu eğlence yaşamı yanında konumlandığı coğrafyada bulunan kükürt kaynaklarının sağlık üzerindeki olumlu etkileri de Baiae’yi öne çıkaran bir etkendi. Bu durum, Livy, Marius, Lucullus, Julius Caesar, Augustus, Nero ve Hadrian gibi imparatorlar başta olmak üzere, kenti Romalı seçkinler arasında rağbet gören bir yer haline getirmişti. Hatta Hadrian, 138 yılında Baiae’deki villasında gözlerini yaşama kapamıştı.

Bu yıl içinde, hamamdaki laconicum’un bir öğesi olan mozaik zeminin temizlenmesi, duvar resimlerinin korunması da dahil olmak üzere restorasyon çalışmalarını gerçekleştirilmesi planlanıyor.

(Kaynak: artnews.com)

Antik Baiae’deki Su Altı Çalışmalarında Roma Dönemi Villasına Ait Zemin Döşemesi Bulundu.

İtalya – Campi Flegrei’de bulunan Antik Baiae kentinde sürdürülen sualtı çalışmalarında, bir villaya ait Opus Sectile mermer zemin döşemesi keşfedildi.

Roma döneminde canlı bir yaşama ev sahipliği yapan kent Yavaş Deprem nedeniyle Akdeniz sularına gömülmüştü.

Keşif, Napoli Körfezi’nin kuzey kıyısındaki deniz koruma alanı ve UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Sommersa Körfezi’ndeki Campi Flegrei Arkeoloji Parkı’nda gerçekleştirildi. Çalışmalar, “CSR Kültürel Miras Restorasyonu ve Naumacos Sualtı Arkeolojisi ve Teknolojisi” adlı kuruluş tarafından yürütülüyor.

Günümüzün Las Vegas’ı ile karşılaştırılabilecek olan Baiae’nin, Roma döneminde safahat dolu bir yaşama ev sahipliği yapmakta olduğu biliniyor. Roma İmparatorları Julius Caesar, Augustus ve Nero başta olmak üzere dönemin seçkinlerinin lüks villalarının konumlandığı bu gözde tatil beldesi, 1500 yıl önce başlayan “Yavaş Deprem” (Bradisizm) nedeniyle Akdeniz sularına gömülmüştü.

Denizin derinliklerinde yüzyıllar boyunca unutulmuş olarak bekleyen Baiae, İtalyan Hava Kuvvetleri pilotu Raimondo Baucher tarafından 1959 yılında alçak irtifadan uçuş yaparken, farkedilmişti. Keşfedilmesinin ardından büyük ilgi görmüş; Roma seçkinlerinin görkemli salonlarından geriye kalanları görmek isteyen dalış meraklılarının uğrak merkezine dönüşmüştü.

Opus Sectile’ zemin döşemesi

Yapılan çalışmalarda, Roma İmparatorluğun son yıllarına ait olduğu düşünülen villaya ait kabul odasının, Opus Sectile yöntemiyle yapılan mermer zemin döşemesi ortaya çıkarıldı. Parçalanmış halde bulunan zeminin 10 metreden daha yüksek olduğu düşünülen duvarlarının çökmesi nedeniyle zemin mermerlerini parçaladığı belirtiliyor.

Zeminin daha büyük bir bölümünü ortaya çıkarmak ve restore etmek için su altı kazıları sürdürülürken; şu ana kadar bulunan bazı bölümler büyük bir dikkatle karaya çıkarılarak, deniz suyunun verdiği tahribatta arındırmak amacıyla temizleniyor. Yapılan bu ön işlemlerin ardından ise; uzmanlar, mermer parçalarını “levha levha” inceleyerek, eski mozaik kompozisyonunu yeniden oluşturulmaya çalışılıyorlar.

Villanın bulunduğu Campi Flegrei, Napoli Körfezi ile Kapri ve Ischia adalarının altından Napoli şehrinin eteklerine kadar uzanan 200 kilometre (125 mil) genişliğindeki volkanik bir alan. Burada şu anda 39.000 yıldır aktif olan ve birçoğu su altında bulunan çok sayıda volkan bulunuyor. Uzmanlar, özellikle Campi Flegrei bölgesine özgü olan “Yavaş Deprem” (Bradisizm) adı verilen, zeminin altındaki basınç nedeniyle deniz seviyesinin aşağısına düştüğü (ya da yükseldiği) jeolojik bir olayın neden olduğunu belirtiyorlar.

(Kaynak: hypebeast.com, edition.cnn.com, nypost.com)