Denizci Toplum

Yükleniyor...

Denizci Toplum

Denizci Toplum

T ü r k D e n i z c i l i k K ü l t ü r ü H a r e k e t i

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde Bulunan Girne Antik Limanı’ndaki Restorasyon Çalışmaları Sürüyor.

KKTC’deki Girne Antik Limanı’nın eski dokusuna yeniden kavuşması için yaklaşık 50 yıldır beklenen projenin bu yıl Haziran ayının sonunda biteceği öngörülüyor. Projenin tamamlanmasının ardından antik liman, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin turizminin en önemli çekim yerlerinden biri olacak.

1974’ten bu yana her hangi bir çalışmanın yapılmadığı limanındaki restorasyon ve yenileme projesi, 01 Aralık 2022’de başlamıştı. Dört ana aşamadan oluşan projenin, ilk 3 aşaması karadaki, 4. aşaması da denizdeki çalışmaları kapsıyor.

aa.com.tr

Hem ek çalışmaların ortaya çıkması hem de kazılar sırasında çıkan tarihi raylar gibi etkenler nedeniyle dolayı, projenin tamamlanmasına yönelik ön görülerden farklı olarak, 2-3 haftalık bir gecikmenin oluştuğu belirtiliyor.

Projenin içinde bulunduğu aşamalar ve süreçle ilgili olarak açıklama yapan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Başbakan Yardımcısı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, şunları söyledi. “Projenin ilk etabı, liman içindeki tarihi gümrük binasının restorasyonu, içerideki duvarların temizlenmesi ve derzleme işlemini içeriyordu. İkinci etap, zemin, su, kanalizasyon ve teknik altyapı işlerini kapsıyor ve bunu Girne Belediyesi ile yürüttük. Üçüncü etap ise binaların cephelerinin yekpare görünüme kavuşturmayı hedefliyor. Bunlar tamamlandığında Girne Antik Limanı, eski günlerine geri dönecek. İleride başlanacak projenin 4. etabı da deniz içi düzenleme ve tarihi varlıkları kazanma ile mendirek düzenlemesi var.”

2023 yılının Haziran ayının sonunda tamamlanması beklenen çalışmaların sonunda Girne Antik Limanı, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin turizminin en önemli çekim yerlerinden biri olacak.

(Kaynak: aa.com.tr)

KKTC’nin İlk Yüzen Gemi Müzesi ‘TEAL’, Girne Limanı’nda Yapılan Özel Alana Yanaştırıldı.

Denizcilik Tarihi Müzesi TEAL, Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı’nın ve Prof. Dr. İrfan Suat Günsel’in katılımıyla düzenlenen resmi törenle Girne Limanı’nda yapılan özel alana yanaştırıldı.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, “Yakın Doğu Oluşumu” adına Prof. Dr. İrfan Suat Günsel ve KKTC Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Resmiye Eroğlu Canaltay’ın imzaladığı protokolün ardından başlayan sürecin sonunda Denizcilik Tarihi Müzesi’ne kavuşuyor.

Denizcilik nesneleri, gemi maketleri, denizcilik haritaları, resim ve fotoğraf gibi 5 binin üzerinde öğeye ev sahipliği yapacak olan Denizcilik Tarihi Müzesi TEAL’in Girne Limanı’nda ziyaretçilerini karşılayacağı özel alanın inşası, Yakın Doğu Oluşumu bünyesindeki ekiplerin gerçekleştirdiği çalışmayla tamamlandı. Önemli bir bölümünün su altında gerçekleştirilen zorlu bir çalışmayla tamamlanan; 56 metre uzunluğa, 10 metre genişliğe ve 4 metre derinliğe sahip olan alanın düzenlemesinde 3.500 metreküp beton kullanıldı.

neu.edu.tr

neu.edu.tr

Prof. Günsel: TEAL, köklerimize ve geleneklerimize gösterdiğimiz bağlılığın ve hassasiyetin bir nişanesi

TEAL’in Girne Limanı’ndaki özel yerine yanaştırılması nedeniyle düzenlenen resmi törende Yakın Doğu Oluşumu Mütevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. İrfan Suat Günsel ve Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı konuşma yaptı.

Denizciliğin, sahip olduğu konumu ve tarihi nedeniyle Kıbrıs’ın kimliğinin çok önemli bir parçası olduğunun altını çizen Yakın Doğu Oluşumu Mütevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. İrfan Suat Günsel, “Sahip olduğumuz zengin denizcilik kültürünü ve tarihini yansıtacak kapsamlı bir Denizcilik Tarihi Müzesi’ne sahip değildik. Bu durum, ülkemiz ve bölgemiz adına çok büyük bir eksiklik ve kayıptı” ifadesini kullandı. Prof. Dr. Günsel, “Bu eksikliği, Bayındırılık ve Ulaştırma Bakanlığı’mızla iş birliği içerisinde, 27 yıldır Yakın Doğu ve Girne Üniversitelerimizde onlarca kaptan yetiştiren eğitim gemimiz TEAL’i; yüzen bir Denizcilik Tarihi Müzesine dönüştürerek gidermekten büyük bir gurur ve mutluluk duyuyoruz” dedi.

Konuşmasında Girne Limanı’nın, ülkemizin dışarıya açılan en önemli kapılarından biri olduğunu da anımsatan Prof. Dr. İrfan Suat Günsel, “TEAL, Yakın Doğu Oluşumu’nun turizme, kültüre, köklerimize ve geleneklerimize gösterdiği bağlılığın ve hassasiyetin bir nişanesi olarak müze olarak hizmet vermeye devam edecek ve Girne Limanı’nı da bir kültür sanat limanına dönüştürecek” dedi.

Yakın Doğu Oluşumu bünyesinde faaliyet gösteren ve Girne Limanı’ndaki çalışmaları yürüten inşaat birimini de kutlayan Prof. Dr. Günsel, “Başta Yakın Doğu Oluşumu İnşaatları Genel Koordinatörü Sayın Ömer Başaranlar ve İnşaat Mühendisimiz Yiğit Gürdal olmak üzere; çok özel ve zor bir projeyi, alınlarının akıyla bitiren bütün ekibimizi en içten dileklerimle tebrik ediyorum” dedi.

Arıklı: Denizcilik Tarihi Müzesi’nin kurulurken aranızda olmaktan onur duyuyorum.

Bu denli önemli bir açılışta yer almaktan onur duyduğunu belirten Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı, yakın zamanda Bakanlar Kurulu ile birlikte, Yakın Doğu Üniversitesi kampüsünde Prof. Günsel’i ziyaret ettiklerini hatırlatarak sözlerini şöyle sürdürdü; “Orada, Prof. Dr. İrfan Suat Günsel, öyle bir projeksiyon çizdi ki, bütün bakan arkadaşlarımla birlikte hayranlıkla dinledik. Düşünün ki, bütün çabalarımıza rağmen yılda sadece 110 milyon dolar ihracat yapan ve 1,1 milyar dolar açık veren bir ülkede; 2030’a gelindiğinde dış ticaret fazlasının 1 milyar doları aşacağını söyledi. Bize düşen de bu projeye büyük bir gururla sahip çıkmaktır” dedi.

Günsel Ailesi’nin vizyoner projeleri ile ülkeye çok şey kazandırdığının altını çizen Erhan Arıklı, “Bugün burada çok önemli ve vizyoner bir proje olan Denizcilik Tarihi Müzesi’nin kurulumu için büyük bir adım atılırken aranızda olmaktan onur duyuyorum” sözleriyle konuşmasını sonlandırdı.

Kısaca TEAL

Mayın tarama gemisi olarak kullanılmak üzere 1955’te Liverpool tersanelerinde üretilen TEAL, Birleşik Krallık Donanması tarafından uzun yıllar kullandıktan sonra Avustralya Donanması’na devredildi. Askeri amaçlarla hizmet veren TEAL, emekli edildikten sonra Tanzanya’da ve Karayip’lerde yolcu taşımacılığı, balıkçılık ve su sporları turizmi gibi farklı alanlarda kullanılmaya devam edildi.

1994’te Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetine, Yakın Doğu Üniversitesi Denizcilik Fakültesi’nde Eğitim ve Araştırma Gemisi olarak kullanılmak üzere getirildi. Son 27 yılını Yakın Doğu Üniversitesi ve Girne Üniversitesi tarafından eğitim ve araştırma gemisi olarak kullanılan 66 yaşındaki TEAL Gemisi, yeniden işlevlendirilerek; denizcilik tarihi müzesi olarak görevini sürdürecek.

(Kaynak: m.detaykibris.com, neu.edu.tr)

Girne Üniversitesi’ne Ait 66 Yaşındaki TEAL Gemisi, Denizcilik Tarihi Müzesi Olarak Kullanılacak.

Son 27 yılını Yakın Doğu Üniversitesi ve Girne Üniversitesi tarafından eğitim ve araştırma gemisi olarak kullanılan 66 yaşındaki TEAL Gemisi, yeniden işlevlendirilerek; denizcilik tarihi müzesi olarak görevini sürdürecek.

TEAL, resimler, görseller, denizcilik nesneleri, gemi maketleri, denizcilik haritaları gibi 5 binin üzerinde kültürel öğeye ev sahipliği yapacak.

TEAL’in denizcilik tarihi müzesi olarak kullanılması için “Yakın Doğu Oluşumu” adına Prof. Dr. İrfan Suat Günsel ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Resmiye Eroğlu Canaltay’ın imzaladığı protokolle TEAL’in müzeye dönüştürülme süreci başladı.

TEAL’in tarihine yerine değinen Günsel, “TEAL, 1955’te Birleşik Kraliyet Donanması’nda doğdu. Buradan emekli olduktan sonra Avustralya’da, Tanzanya’da, Karayipler’de balıkçılık yaptı, su sporları turizmi için kullanıldı. Dünya denizlerinde birçok alanda denizcilik tarihinin derin izlerini taşıyan TEAL, adamıza 1994’te geldi. O günden bu güne Denizcilik Fakültemizde çok önemli hizmetleri oldu. TEAL, dünya sularında kaptanlık yaparak süvari unvanı almış, tüm denizlerde, okyanuslarda dolaşan birçok nitelikli kaptan yetiştirdi. Bundan sonra da KKTC’nin kültürüne ve turizmine Denizcilik Tarihi Müzesi olarak hizmet vermeye devam edecek” ifadesini kullandı.

TEAL’i, “Yakın Doğu Oluşumu’nun kuruculuğunu yaptığı müzelerin incisi” olarak tanımlayan Günsel, kendisi de denizcilik tarihinin çok önemli bir parçası olan TEAL’in, Denizcilik Tarihi Müzesi olarak ülke ve dünya denizcilik tarihine ışık tutan 5 binin üzerindeki esere ev sahipliği yapacağını söyledi.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Resmiye Eroğlu Canaltay ise; “Yakın Doğu Oluşumu müzecilik alanında imza attığı girişimlerle KKTC’ne büyük katkılar sunuyor. Müzecilik ve kültür ortamı, kültürel değerlerimize sahip çıkılmasını sağladığı gibi ülkenin tanıtımında ve turist sayısını çeşitlendirerek artırma konusunda çok önemli bir unsur” dedi.

TEAL’in etkileyici bir tarihe sahip olduğunu anımsatan Resmiye Eroğlu Canaltay, “Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı olarak yeni bir Denizcilik Müzesi kazandırılarak ülke turizmine ve kültürüne büyük bir fayda sağlayacağını düşünüyoruz” diyen Eroğlu Canaltay, “TEAL, müze olarak üstleneceği yeni misyonuyla denizcilik tarihini yaşatmaya devam edecek. KKTC’ye de insanlık tarihine de önemli bir değer katacağını düşünüyorum. Hayırlı olmasını temenni ediyorum” değerlendirmesini yaptı.

(Kaynak: iha.com.tr, görsel: raillynews.com)

“Bir Zamanlar Kıbrıs” Dizisinin İlk Gösterimi, KKTC’de ve Türkiye’de Gerçekleştirildi

TRT tarafından Gazimağusa’da çekimleri sürdürülmekte olan “Bir Zamanlar Kıbrıs” dizisinin ilk gösterimi, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde ve Türkiye’de gerçekleştirildi. Rumların ve Yunanların Kıbrıs Türklerine karşı soykırıma giriştiği 1974 yılı öncesini konu alan dizinin ilk gösterim gecesine KKTC’den çok sayıda üst düzey yetkili katıldı.

Dizi, gösteriminin ardından, hem Kıbrıs Türkleri arasında hem de Türkiye’de; özellikle sosyal medyada büyük övgü aldı.

İlk gösterime Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay‘ın yanı sıra KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, KKTC Başbakanı Ersan Saner, TRT Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü İbrahim Eren ve dizi oyuncuları katıldı.

KKTC Cumhurbaşkanı Tatar da yapımın, Kıbrıs Türk halkının çok önemli davasının hem Türkiye kamuoyuna hem de dünyaya duyurulmasından dolayı önemli olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi:

Tüm sanat oyuncularına, yönetmenine, yapımcısına teşekkür etmek istiyorum. İnşallah çok iyi bir izleyici kitlesiyle mesaj verilecektir. Mesaj; Kıbrıs Türk halkının Kıbrıs’ta var oluş mücadelesinde fedakarlıkları, özverileri ve Kıbrıs’ta bugün EOKA’nın kuruluş yıl dönümü, Kıbrıs Türk halkını bu topraklardan yok etmek için yapılan saldırılar, soykırımlar ve diğer birtakım zulümler; biz direndik, Türkiye’nin desteğiyle var olduk ve var olmaya devam edeceğiz. Mesaj bu olacak. Kıbrıs Türk halkı, hak ettiği egemenliği, bağımsızlığı, KKTC’yi yaşatacaktır.” dedi.

1.

2.

Oktay, TRT‘ye ve senaristlere teşekkür ederek, gençlere ve çocuklara Kıbrıs‘ın nereden nereye geldiğinin anımsatılmasının çok önemli olduğunu belirtti.

Oktay, “EOKA, Enosis, Akritas planlarının ne olduğunu bugünkü çocuklarımız ve gençlerimiz görerek bir kez daha anlayacak, nasıl ölümlerden, zulümlerden geçtiklerini, bugünlere geldiklerini. Bugün biz Kıbrıs’ta bambaşka, güçlü bir Kıbrıs’ı geleceğe taşımak istiyoruz.” diye konuştu.

Kısaca “Bir Zamanlar Kıbrıs

1963’teki “Kanlı Noel Gecesi”ni konu alan ilk bölüm ile izleyicilerin karşısına çıkan, dizi, Kıbrıs Türklerinin yaşamda kalma mücadelesini ekranlara taşıyor.

“Kanlı Noel”de saldırıya uğrayan ve diğer aileler gibi göç etmek zorunda kalan sakız tüccarı “Dereli ailesi”nin bireyleri Kıbrıs Türklerinin bu zor günlerinde birbirinden ayrı düşmüştür. Rum terör örgütü Eoka‘nın yıldırma savaşına girdiği dönemde “Kemal Dereli” (Ahmet Kural) binlerce Türk’ün önderi durumuna gelir. Öte yandan Türkiye‘den Kıbrıs‘a gizli görevle yollanan “Ankaralı” (Gülper Özdemir) ise Lefkoşa‘da olayların gidişini değiştirir.

Yapımcılığını Erol Avcı‘nın ve TMC Film‘in gerçekleştirdiği dizinin yönetmenliğini Hakan İnan üstlenirken; senaryosu Emre Özdür ve Başar Başaran tarafından yazılıyor.

Dizinin başrollerinde Ahmet Kural, Serkan Çayoğlu, Pelin Karahan, Tayanç Ayaydın, Gülper Özdemir ve Devrim Saltoğlu yer alıyor.

(Kaynaklar: trthaber.com, trt1.com.tr, aa.com.tr, görsel: kibrispostasi.com )

KKTC’nin Kuzey Kıyısında Sualtında Bulunan 3000 Yıllık Antik Mısır Çapası Alınan İzinlerin Ardından Denizden Çıkarıldı

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kuzey kıyı şeridinde, üzerinde Antik Mısır hiyeroglifleri bulunan 3.000 yıllık çapa, bakanlıktan gerekli çalışma onayının alınmasının ardından denizden çıkarıldı. Çapanın çıkarılmasında Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi Öğretim üyesi Doç. Dr. Müge Şevketoğlu, dalgıç Tevfik Camgöz ve Arkeolog Bural Karataş yer aldı.

UKÜ Arkeoloji Öğretim üyesi Doç. Dr. Şevketoğlu, bir Antik dönem Mısır gemisine ait olduğu ön görülen çapanın, Mısır‘da bir mezara ait mezar taşı veya dinsel törene ait anıt yazıtı olabileceğini belirterek, çapanın ikinci kullanım amacı ile çapaya çevrildiği söylüyor.

1.

2.

Şevketoğlu, Akdeniz‘de bugüne kadar bulunan ve üzerinde bu derece yoğun yazıtlar olan ilk taş çapa olma özelliğini taşıyan 3.000 yıllık çapa, üzerinde yer alan hiyerogliflerin çözülmesi durumunda, başta Kıbrıs ve Mısır olmak üzere Akdeniz arkeolojisini etkileyecek, oldukça önemli arkeolojik yeni bilgilerin ortaya çıkmasının olanaklı olduğu belirtiyor.

3.

Çapa, koruma işlemleri için Lefkoşa Eski Eserler ve Müzeler Dairesi‘ne bağlı koruma laboratuvarına taşındı.

(Kaynak: arkeofili.com)

1974 Barış Harekatı’nda Görev Alan TCG / Ç-128 Çıkarma Gemisi, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde “Müze Gemi” Olarak Ziyarete Açıldı

1974 Kıbrıs Barış Harekatı’nda yer alan çıkarma gemisi “Ç-128”, Girne Yeni Turizm Limanı’nda düzenlenen törenle müze gemi olarak ziyarete açıldı.

Törende, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Başbakanı Ersin Tatar, Cumhuriyet Meclisi Başkanı Teberrüken Uluçay, Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Ali Murat Başçeri, bakanlar, 1. Ordu Komutanı Orgeneral Musa Arsever, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Sezai Öztürk ve Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Tuğgeneral Altan Er katıldı.

KKTC’nin 20 Temmuz 1974 harekatıyla özgürlüğüne ve bağımsızlığına kavuştuğunun altını çizen Tatar, bu günün KKTC’nin “en önemli tarihi” olduğunu belitti. Meclis Başkanı Uluçay ise; 1974’te çıkarma gemilerinin Ada’ya çıkmasının ve bugün bir çıkarma gemisinin müze gemi olarak Ada’ya gelmesinin dünyaya önemli bir mesaj verdiğini kaydetti.

TCG Işın tarafından yedeklenerek KKTC’ye  doğru yola çıkan “Müze Gemi” TCG / Ç-128 Çıkarma Gemisi için İstanbul Tersanesi Komutanlığı’nda Kıbrıs Gazilerinin de katılımıyla bir uğurlama töreni gerçekleştirilmişti.

Dz. Yzb. Arda: Ç-128 gemisi, Türk Tersaneciliğinin Yeteneklerini Gösteren Örneklerinden Biri

Sahil Güvenlik Komutanlığı’ndan Deniz Yüzbaşı Serkan Arda, 1963 ile 1974 yılları arasında gerçekleşen saldırılarda Kıbrıs Rumlarının Kıbrıslı Türklere uyguladığı zulme son vermek için gereksinim duyulan çıkarma birimlerinin üretimine başlandığını söyleyerek; Taşkızak Tersanesi’nde 1967-1992 arasında 58 tank çıkarma gemisi üretildiğini, bunların 43 tanesinin Kıbrıs Barış Harekatı’na katıldığını belitti.

1974’te çıkarmaya katılan gemilerle aynı sınıf olan Ç-128 gemisinin Türk tersaneciliğinin yeteneklerini gösteren örneklerinden biri olduğunu belirten Arda, “1978 yılında inşa edilen ve 2014 yılına kadar tevdi edilen tüm görevleri başarıyla icra eden Ç-128, gemisi bugün Kıbrıs Türk halkının geleceğinin teminatı olan Türkiye Cumhuriyeti’nin Deniz Kuvvetleri unsuru olarak müze gemi haline getirilmiştir.” dedi.

(Kaynaklar: aa.com.tr, turkdeniz.com, denizcitoplum.com)

“Alaşya’dan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetine” Görsel Sanatlar Yarışması, Bilinen Tarihin Ötesine Uzanan Kıbrıs Türklüğünü Ve Anadolu İle Olan Kültürel – Tarihsel Bağları Konu Alıyor

Yarışma, Alaşya’dan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetine kadar uzanan süreçte Kıbrıs’ın Türklerle ilgili geçmişini ve Anadolu ile olan derin bağlarını konu alıyor.

Kıbrıs’ta yaşayan Türkleri varlığı 1571 yılında Osmanlı fethine dayandırılmasına karşın Kıbrıs ve Anadolu’nun geçmiş tarihi incelendiğinde Hitit İmparatorluğu döneminde adanın imparatorluk sınırları içerisinde yer aldığı ve isminin “ALAŞYA” olduğu biliniyor. “Alaşya” sözcüğü ise Türk dili kökenli bir sözcük olarak “ülke-ulus-millet-kavim” anlamına geliyor.

“Alaşya’dan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti” adlı yarışma, bu nedenle; iki ülke arasındaki bağın ne kadar köklü olduğunu somut olarak göstermek ve var olan bağları daha da güçlendirmek, farkındalık yaratarak geniş kitlelere bunu ulaştırabilmeyi amaçlıyor.

Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü tarafından düzenlenen yarışmaya; resim, heykel, seramik, baskı resim, el sanatları, artistik tekstil ve tasarım çalışmaları, dijital sanatlar (video sanatı, dijital yerleştirme, vb.) görsel sanatlar alanını içeren, güzel sanatlarla ilgili her hangi bir lisansüstü programında eğitim gören lisansüstü öğrencileri katılabiliyor.

Seçici kurullar tarafından belirlenen başarılı yapıtlar, Kıbrıs Modern Sanat Müzesi ve Kıbrıs Türk Milli Tarih Müzesi gibi önemli müzelerin koleksiyonlarında kalıcı olarak yer alacak.

Yarışmaya son katılım tarihi 20 Nisan 2020

Ayrıntılı bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.