Denizci Toplum

Yükleniyor...

Denizci Toplum

Denizci Toplum

T ü r k D e n i z c i l i k K ü l t ü r ü H a r e k e t i

İstanbul Boğazı’na 1857 yılında yaptırılan Ahırkapı Feneri Restore Ediliyor.

Sultan Abdülmecid döneminde İstanbul Boğazı’nın güney girişine 1857 yılında yaptırılan ve 164 yıldır gemilere yol gösteren Ahırkapı Feneri, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü tarafından restore ediliyor.

Osmanlı İmparatorluğu döneminde fenerler idaresi için yaptırılan, 164 yıl boyunca gemilere yol gösteren, denizden 36 metre yüksekliğindeki fener yapısı, 16 deniz mili mesafeden görülen ve çakma karakterli, beyaz renkli (W. Fl. 6.0 sn.0,5 + 5,5) ışığa sahip.

Geçirdiği çeşitli onarımlarla günümüze kadar ulaşan tarihi fener, 2021 yılında başlanan ve uzman ekipler tarafından titizlikle yürütülen restorasyon çalışmasıyla aslına uygun olarak yenileniyor. Yapı İşleri Şube Müdürü ve İnşaat Mühendisi Nilgün Yanık, restorasyon sürecinde karşılaşılan yapısal sorunlara ilişkin olarak şunları söylüyor: “Ocak 2021 itibarıyla restorasyon ve güçlendirme çalışmalarına başlandı. 2022 yılında da bitirmeyi planlıyoruz. Ahırkapı Feneri yapıldığı zamandan günümüze kadar olan süreçte çeşitli tadilat ve onarımlar geçirmiş olup iç ve dış cephesinde birkaç kat boya katmanı bulunmaktaydı. Bu boya katmanı dolayısıyla fener, özgün yapısından uzaklaşmıştı. Bu sebeple biz burada sıcak su püskürtme yöntemiyle içte ve dışta yüzeyde temizleme çalışması yaptık. Takip eden süreçte de yine düşük basınçlı kumlama ile iç ve dış duvarlarını komple boyadan ve özgün olmayan malzemeden temiz bir yüzey elde ettik. Ahırkapı Feneri ilk yapıldığı gündeki kavisli kesme taş görüntüsüne kavuşacak. Fener kulemizde güçlendirme imalatı yapılacak”

(Kaynaklar: kiyiemniyeti.gov.tr, iha.com.tr)

Beylerbeyi Sarayı’nın Uzun Süredir Kullanıma Kapalı Olan Rıhtımı Ziyarete Açıldı.

Osmanlı Devleti döneminde Beylerbeyi Sarayı’na davet edilen devlet adamlarının ve yabancı konukların saraya rıhtımdan kolaylıkla ulaşılabilmesi için yaptırılan ancak uzun süredir kapalı olan 113 metre uzunluğundaki rıhtım ziyarete açıldı.

Anadolu Yakası’nda tek saray olma özelliğine sahip olan Beylerbeyi Sarayı, 1863-1865 yılları arasında Sultan Abdülaziz tarafından yaptırıldı.  O dönemde saraya davet edilen devlet adamlarının ve yabancı konukların yapıya rıhtımdan rahat bir şekilde ulaşılabilmesi amacıyla yaptırılan 113 metre uzunluğundaki rıhtım, uzun süreden beri kullanımına kapalıydı.

Rıhtımın kullanımına açılması yönünde zaman zaman yurttaşlar tarafından dile getirilen istemin yetkililer tarafından dikkate alınmasıyla İstanbul kenti, Boğaz’ın yakından seyredilebileceği yeni bir açık mekan kazanmış oldu.

Milli Saraylar Anadolu Yakası Daire Başkanı Osman Celaleddin Urhan, Beylerbeyi Sarayı’nın rıhtımı ile ilgili olarak şunları söyledi: “Bu atmosferi yaşamak isteyen ziyaretçilerimiz pazartesi günleri hariç gece 22.30’a kadar restoran, kafeteryamız, bahçemizle beraber rıhtımı ziyaret edebilirler. Rıhtımın 113 metrelik alanı güvenlikli bir şekilde gezebiliyorlar. Buna ek olarak deniz köşklerimizin de görüldüğü şekilde 15 metre olarak düşündüğümüzde İstanbul’un en büyük manzarasal bir rıhtımı olduğunu söyleyebiliriz. Bu rıhtım tarihi bir rıhtım. Bu manada rıhtımı açarken güvenlik önlemlerini alırken tarihi dokunun zarar görmemesine de önem gösterdik, hiçbir şekilde tarih zemine ve mermerlere zarar verici objelerden uzak durmaya çalıştık.”

(Kaynak: aa.com.tr)

Moda Vapuru, Yapılan Yenilemenin Ardından İstanbul Boğazı’na Geri Döndü

Moda Vapuru, Haliç Tersanesi’nde sekiz ay süren yenileme çalışmasının ardından yeniden İstanbul Boğazı’na geri döndü.

Onarım gördüğü süre içerinde vapurun yeniden düzenlenen iç oylumu; bisiklet park alanı, şarj birimleri ve çocuklara için oyun alanları olmak üzere, çağdaş kent yaşamında kullanıcıların gerek duyacakları yeni işlevlerle donatıldı.

Moda Vapuru 3

1.

Moda Vapuru 4

2.

Vapurun koltuklarının kaplanacağı döşeme gerecinin rengi ile ilgili olarak Twitter’da düzenlenen oylama ile İstanbulluların beğenisine başvurulmuş; seçenek olarak sunulan; turuncu, yeşil, açık kahverengi ve bordo seçenekleri arasından bordo renk en çok oyu toplamıştı.

Moda Vapuru 2

3.

Ayrıca engelli kullanıcılar için tasarlanan engelli tuvaleti ve rampasına da yer verilen Moda Vapuru, böylece İstanbul Boğazına güncellenmiş kullanım programı ile yeniden döndü.

 

(Kaynak: 7deniz.net, görseller: sehirhatlari.istanbul,  kadikoy.com)

Dünyanın İkinci Büyük Yelkenli Eğitim Gemisi “Kruzenshtern” İstanbul Boğazından Geçti

Dünyanın en büyük ikinci yelkenli eğitim gemisi “Kruzenshtern”, İstanbul Boğazı’ndan geçerek Karadeniz’e açıldı.

Bellingshausen ve Lazarus adlı Rus denizcilerin Antartika‘yi keşfinin 200’üncü yıldönümü nedeniyle dünya turuna çıkan 94 yaşındaki gemi, dünyada birçok limana ziyarette bulunmuştu. Kruzenshtern’in bir sonraki durağı, Karadeniz‘e kıyısı bulunan Rusya‘nın Novorossiysk şehri olacak.

Kruzenshtern

Kruzenshtern

Marmara Denizi‘nden İstanbul Boğazı‘na giriş yapan gemi, Boğaz geçişini 1.5 saatte  tamamlayarak Karadeniz’e doğru yol aldı.

Kruzenshtern’in Kısa Tarihi

1926 yılında Almanya‘da yapımı tamamlanan 114 metre uzunluğunda ve 14 metre genişliğindeki gemi, Almanya’nın Bremerhaven şehrinde 1926 yılında inşa edildi ve “Padua” ismini aldı. İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra 1946 yılında savaş tazminatı olarak Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’ne verildi ve Rus Donanması’nın eğitim gemisi olarak görev yaptı. 1965 yılında Sovyet Bilimler Akademisi’ne devredilen Kruzenshtern, halen eğitim amaçlı olarak kullanılıyor.

 

(Kaynaklar: denizhaber.net, hurriyet.com.tr, görsel: bordeaux-tourism.co.uk)

 

Dr. D. Görlitz Tarafından Türkiye’ye Hediye edilen “Abora-IV”, Patara Antik Limanı’nda Kalıcı Olarak Sergilenecek

Arkeolog Dr. Dominique Görlitz tarafından tasarlanan ve antik dönemin gemicilik teknikleriyle inşa edilen “Abora-IV” gemisi, Dışişleri Bakan Yardımcısı ve Avrupa Birliği (AB) Başkanı Büyükelçi Faruk Kaymakcı’nın girişimi ile, seferini tamamlamasının ardından Patara Antik Limanı’nda kalıcı olarak sergilenmesi koşuluyla Türkiye’ye hediye edilecek.

Yüzyıllar önce Mısır’dan yola çıkan kamış gemilerin Karadeniz’i geçerek Tuna Nehri’ne kadar uzanan bir ticaret hattını kullandıklarını ve dönemin teknik gelişmişlik seviyesinin bunun için yeterli olduğunu kanıtlamayı hedefleyen yolculuğunda 14 metre uzunluğundaki “Abora-IV” gemisi, Bulgaristan’ın Varna Limanı’ndan 01 Ağustos’ta yola çıkıp İstanbul Boğazı’nı geçtikten sonra Çanakkale Boğazı’na ulaştı.

Abora-IV, 20 Ağustos’ta İstanbul Boğazı girişinde Kıyı Emniyet Amirliği botlarınca karşılandı ve önce Rumeli Feneri’ne sonra da Kalamış Yat Limanı’na çekildi. Daha sonra Türk makamlarınca sağlanan kılavuz gemilerin refakatinde Çanakkale Boğazı’nı geçen geminin kaptanı Görlitz, Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Arkeoloji Bölümü’nü ziyaret ederek bilimsel bir toplantıya konuk oldu ve Türk makamlarından gördüğü yakın ilgiyi övgüyle dile getirdi.

Görlitz, Abora-IV gemisinin, 15-20 Eylül’de tamamlanması öngörülen Akdeniz turunun ardından antik çağlarda Mısırlıların uğrak yeri olan Antik Patara Limanı’nda sergilenmesi koşuluyla, Türk makamlarına hediye etmeyi arzu ettiğini belirtterek; Abora-IV projesinin tüm evrelerini kapsayan metinler, görseller ve videolar eşliğinde bir sergi açılmasını da önerdi.

Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından da onaylanan bu öneri ile Abora-IV Patara Antik Limanı’nda kalıcı olarak sergilenerek, Türkiye’nin tanıtımına ve AB İletişim Stratejisi kapsamındaki çalışmalara katkıda bulunacak.

(Kaynaklar: aa.com.tr, arkeolojikhaber.com, görsel: arkeolojikhaber.com)