Denizci Toplum

Yükleniyor...

Denizci Toplum

Denizci Toplum

T ü r k D e n i z c i l i k K ü l t ü r ü H a r e k e t i

TBA-21 Akademi’nin ve Bölgesel Ajans’ın İşbirliği, Okyanuslara Yönelik Yeni Kavrayışı “Dönüşüm İçindeki Okyanuslar” Sergisi İle Ortaya Koyuyor

TBA-21 Akademi (Thyssen Bornemisza Academy) ile iki tasarımcı tarafından kurulan Bölgesel Ajans’ın işbirliğiyle ve Daniela Zyman küratörlüğünde gerçekleştirilen “Dönüşüm İçindeki Okyanuslar”  projesi sergisi, Venedik’te konumlu “Okyanus Oylumu”nda (Ocean Space) düzenleniyor.

“Dönüşüm İçindeki Okyanuslar”, denizlerdeki çok bileşenli değişikliklerin pek çok kurumsal yapı tarafından nasıl algılandığı, ölçüldüğü ve izlendiği üzerinde duran bir araştırma projesi. Proje, çağdaş bilimi; politik karar alıcılarla, korumacılıkla, eylemcilikle (aktivizm), sanatla ve mimarlıkla bir araya getirerek; okyanusların geleceğini koruma yolunda yeni ortak eylem biçimleri oluşturmayı amaçlıyor.

“Dönüşüm İçindeki Okyanuslar”, Antroposen olarak adlandırılan içinde bulunduğumuz çağ boyunca dünya okyanuslarının geçirdiği dönüşümünü araştıran TBA21–Akademi tarafından desteklenen araştırmaların üç yılını, bir sentez haline getirerek; sunuyor.

Geniş bir çerçevede, deniz ve kıyı ekosistemlerinde gerçekleşen insan müdahalesinin yarattığı etkilere ilişkin en son bilimsel bilgileri değerlendiren proje, gezegendeki yaşamın sürmesi için okyanusların sahip olduğu  önemli yerin altını çiziyor.

TBA21–Akademi ve Bölgesel Ajans‘ın araştırmacılardan ve kuruluşlardan oluşan bir ağ ile gerçekleştirdiği kurumsal işbirliği; bilim, sanat ve kültür alanlarının okyanuslara yönelik olarak ürettiği, görünürlüğün ve yaklaşımın yeni biçimlerini gözler önüne seriyor.

Küresel boyuttaki deniz seviyesindeki yükselme, iklim tehlikesinin görülebilir olduğu en önemli belgilerden biri olarak görülüyor. Bu durumun yarattığı farkındalık ile “Dönüşüm İçindeki Okyanuslar”, okyanusları bir sinir sistemi olarak; diğer bir deyişle, insanoğlunun yoğun eylemselliğini kayıt altına alan duyarlı bir beden olarak değerlendiriyor.

Deniz seviyesinde görülen yükselmeye ek olarak;  deniz taşımacılığının kazandığı yoğunluk, balıkçılıkta aşırı avlanma, kıyı ekosisteminin tükenme noktasına gelmesi, derin deniz madenciliği, deniz dibi trol avcılığı, petrol arama ve çıkarma etkinlikleri, deniz göçmenliği hareketleri, değişen okyanus dolaşımı, okyanuslarda askeri etkinliklerin artması (militarizasyon) ve buzulların erimesi, araştırma projelerinde izi sürülen ve kaydedilen, ekosidal dönüşümlerden bazıları olarak sayılabilir. Kısacası “Dönüşüm İçindeki Okyanuslar”, deniz mekanını insan kaynaklı şiddetin, sömürgecilik tarihinin bir sahnesi olarak yeniden ele alıyor.

Çoklu sonar

1. Atlantik Okyanusundaki Reykjanes sualtı tabanı çoklu sonar görüntüsü

Antroposen İzler

2. “Pasifik Okyanusunda Antroposen İzleri:  Şili kıyılarının açıklarında Nazca-Desventuradas Sualtı Parkı yakınlarında balıkçılık ve deniz taşımacılığı aktarması verisi”

Mimar Ann-Sofi Rönnskog ve mimar John Palmesino‘nun kurucusu olduğu  Bölgesel Ajans, yerleşim alanları üzerinde değişim yaratabilmek amacıyla mimarlık, oylumsal (mekansal) analiz, hukuk gibi kuramsal bilgiler bütününü, eylem ile bir araya getiren bağımsız bir kuruluş. TBA21–Akademi‘nin sanat ve diğer alanlardaki kültürel uygulamaların (pratiklerinin) gözlüğünden daha derin bir anlayış üretme yolunda üzerine aldığı sorumlulukla “Dönüşüm İçindeki Okyanuslar” projesi, okyanusların kodlarını çözümlemenin yeni yollarını ortaya koyuyor.

Okyanus Oylumu (Ocean Space), “Bölgesel Ajans: Dönüşüm İçindeki Okyanuslar” sergisi boyunca, kamuya açık  dönemsel etkinliklerinin bir parçası olarak benzer meslekten katılımcılar arasında düzenlenecek olan toplantılara ve etkinliklere ev sahipliği yapacak. Burada bilim adamları, sanatçılar, hükümet ve toplum grupları, politika yapıcılar ve korumacılar da dahil olmak üzere önemli beyinleri, çevre konuşmaları ve araştırmalarında bir araya getirecek.

Serginin 20 Mayıs – 29 Kasım 2020 tarihleri arasında Venedik‘teki Aziz Lorenzo kilisesinde konumlu bulunan Okyanus Oylumu‘nda (Ocean Space) izleyicilere açık olacağı internet sitesinden duyuruldu.

 

(Kaynaklar: ocean-space.org, territorialagency.com, tba21.org)

 

Ressam Ansen Atilla’nın “Wasteland” Dizisi, Çağdaş Sanat Fuarında VOLTA New York’ta Yer Alıyor

Ansen Atilla’nın “Wasteland” başlıklı; fuar için özel olarak ürettiği resim dizisi, çağdaş sanat fuarı “VOLTA New York”ta x-ist sanat galerisinin standında yer alıyor.

04-08 Mart 2020 tarihleri arasında düzenlenen VOLTA New York‘ta, 5 kıtadan, 35 şehirden olmak üzere toplam 54 galeri yer alıyor. Ansen Atilla‘nın daha önce başka bir yerde sergilenmemiş eserleri, 2.14 No’lu stand’ta ziyaretçilerle buluşacak.

VOLTA New York 2020 için Atilla‘nın özel olarak hazırladığı “Wasteland” dizisi, sanatçının önceki dizileri; “Noirland” ve “Codex Seragliensis”in izinden gidiyor.

Antroposen çağında insan eliyle oluşmuş Pasifik çöplüğünün büyümesi ve bu atık yığınının ortaya çıkardığı çevresel sorunlar “Wasteland” dizisinin çıkış noktası. Büyük ve küçük ölçekli plastik parçalardan oluşan, insan eliyle yaratılmış ancak insandan bağımsız, meçhul bir oluşuma evrilen bu yığın, özel olarak bir  bölgeyi etkilemenin çok daha ötesinde doğal dengeyi tehdit etmektedir. Bu başkalaşan atık yığının yarattığı çevre sorunları sanatçıyı “Wasteland” dizisi üretme yönünde tetiklemiş.

Ansen Atilla 2

“Wasteland”

Ansen Atila 3

“Innocence On The Surface Bellerophon”

Ansen Atilla 4

“No Man’s Land – Homecoming”

“Wasteland” dizisindeki yapıtlar, kullanılan teknik ve malzeme anlamında izleyiciye çeşitlilik sunuyor. Üretim sürecinde farklı disiplinlerden beslenen sanatçı, dijital ortamın sunduğu olanaklardan yararlanarak tamamladığı yapıtlarını oluştururken, bağlamından koparılmış atık malzemelerin kullanımıyla dünyanın karşı karşıya kaldığı çevresel sorunlara ve küresel ısınma olgusuna gönderme yapıyor.

 

(Kaynak: artxist.com)

 

Pasifik Okyanusundaki Dev Çöp Yığını “Yedinci Kıta”ya Atıfta Bulunan 16. İstanbul Bienali Başlıyor

İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından, Koç Holding sponsorluğunda düzenlenen 16. İstanbul Bienali, ‘Yedinci Kıta’ başlığıyla 14 Eylül’de kapılarını sanat izleyicilerine açıyor.

Küratörlüğünü sanat dünyasının önde gelen isimlerinden akademisyen ve yazar Nicolas Bourriaud’nun üstlendiği bieanal, başlığını; Pasifik Okyanusu’nun ortasında bulunan, 3.4 milyon kilometrekare genişliğinde ve 7 milyon ton ağırlığındaki yüzen devasa atık yığınına bilim çevrelerin verdiği ad olan Yedinci Kıta‘dan alıyor.

Antroposen olarak adlandırılan içinde bulunduğumuz ve etkilerini yaşamakta olduğumuz bu yeni çağın belirleyici özelliği,  jeolojik oluşumlardan çok,  insanoğlunun yeryüzündeki etkinliklerinin yol açtığı gözle görülebilir olan olumsuz sonuçlar. Karşılaştığımız dev çöp yığınları, iklim değişiklikleri insan eli ile yaratılan antroposen çağının basın yolu görünür olan bir kaç yanından biri.

Bienalin böyle bir çevre içinde, bu başlıkla düzenlenmesinin amacını, sanatçı ve düşünürlere düşen görevi, Bourriaud şöyle açıklıyor: “Yedinci kıtayı kavrayabilmemiz için bizlere sanatçıların antenleri, onların tercümanlığı, onların antropolog damarı lazım. İsterim ki bu sergiyi gezmeye gelenler, her ne kadar sunulan şeyler aşina gelse de, her sanatçıyı uzaklardaki bir toplumdan haber getiren biri gibi görsün.”

Bieanal Mekanları

Bienal,  Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi, İstanbul Resim ve Heykel Müzesi’nin Tophane’deki yeni binası, Pera Müzesi ve Büyükada’da düzenlenecek ve bu mekanlarda 25 ülkeden 56 sanatçının 220’den fazla işi sergilenecek. Resmi  duyuru içinde yer alan Haliç tersanesi daha sonra çevresel koşullardaki olumsuzluk nedeniyle Bienal mekanları arasından çıkarılmıştı.

Bienalle eşzamanlı gerçekleşen çok sayıda etkinlik de bulunuyor. Bu sergi ve etkinlikler ise; İstanbul Modern, Borusan Contemporary, Yapı Kredi Kültür Sanat, Akbank Sanat, Arter, Salt, Tophane-i Amire Kültür ve Sanat Merkezi, Pilevneli Gallery, Evliyagil Dolapdere, Istanbul’74, 23.5 Hrant Dink Hafıza Mekânı, Meşher, Leica Galeri İstanbul&Ara Güler Müzesi, Galerist, X-Ist, Mixer, Dirimart, Anna Laudel Gallery, Elgiz Müzesi, Adalar Denizle Yaşam ve Spor Kulübü Derneği’nde gerçekleştirilecek.

Bienal Kapsamındaki Söyleşiler Spotify’dan Dinlenebilecek

Yedinci Kıta’yı farklı açılardan ele alan bir podcast dizisi de hazırlandı. Bu  dizide sanatçılar, bienal ekibi, akademisyenler ve farklı meslekten konuklarla Antroposen ve ekoloji alanında yapılmış konuşmalar yer alıyor. Hazırlanan bu söyleşiler dizisi, Spotify’dan dinlenebilecek.

16. İstanbul Bienali, 14 Eylül – 10 Kasım 2019 tarihlerinde tüm mekânlarda ücretsiz olarak ziyaret edilebilir.

 

(Kaynak: bienal.iksv.org, hurriyet.com.tr, görsel: t24.com.tr)