Denizci Toplum

Yükleniyor...

Denizci Toplum

Denizci Toplum

T ü r k D e n i z c i l i k K ü l t ü r ü H a r e k e t i

“Kızlan Osmanlı Batığı” Su Altı Kazısındaki Buluntular, Osmanlı Denizcilik Tarihine ve Dünya Su Altı Arkeolojisine Önemli Veriler Sağlıyor.

22042“Kızlan Osmanlı Batığı” Su Altı Kazısındaki Buluntular, Osmanlı Denizcilik Tarihine ve Dünya Su Altı Arkeolojisine Önemli Veriler Sağlıyor.

Muğla-Datça açıklarındaki Kızlan Osmanlı Batığı’nda yürütülen su altı kazılarında ele edilen son buluntular, Osmanlı’nın 17. yy’daki Akdeniz’deki deniz gücüne ve ticari etkinliklerine ilişkin önemli veriler sağladığı gibi, dünya su altı arkeolojisi açısından da dikkat çekici bir keşif olarak nitelendiriliyor.

Kültür ve Turizm Bakanlığının “Geleceğe Miras” projesi kapsamında Dokuz Eylül Üniversitesi Sualtı Kültür Mirası ve Denizcilik Tarihi Uygulama ve Araştırma Merkezi (SUDEMER) tarafından gerçekleştirilen “Kızlan Osmanlı Batığı Sualtı Kazısı”nın başkanlığını Prof. Dr. Harun Özdaş yürütüyor.

Su altındaki kalıntıların ölçülmesiyle 30 metre uzunluğunda ve 9 metre genişliğinde olduğu saptanan geminin bir yaşanan çatışma ardından kıyıya sürüklenerek karaya oturduğu, daha sonra yanarak battığını ön görülüyor. Batık, Osmanlıların 17’nci yüzyılda Akdeniz’deki askeri varlığını ve ticari etkinliklerini beraber belgeleyen ilk örnek olarak tanımlanıyor.

Batıkta bulunan üç mühürden üzerindeki yazısı okunabilen “Hüdabende Abdullah Ahmed” adına ait mühürden yola çıkılarak, geminin 1667-1668 yılları arasında sulara gömüldüğü saptanırken; Organik buluntular arasında bulunan kestaneler ise geminin kış aylarında battığını gösteriyor.

Prof. Özdaş: Batık, Osmanlı dönemi denizciliği müzesi açabilecek kadar varsıl kaynak sunuyor

Normal koşullarda bu kadar sığ derinlikte karşılaşılabilecek bir batıkta bulunmayacak kadar varsıl bir çeşitlilikte ve yüksek sayıda buluntu ile karşılaştıklarını belirten Özdaş, geminin Osmanlı dönemi denizciliğine yönelik yeni bir müze açabilecek kadar varsıl bir buluntu topluluğu sunduğunu söyledi.

Gemide askeri silah ve mühimmat olarak; paketlenmiş halde 36 Osmanlı tüfeği, 50’den fazla humbara (el bombası), kılıç, hançer ve tabancaların yanı sıra 3 binin üzerinde merminin gün yüzüne çıkarılırken; günlük yaşam ilişkin nesneler de ele geçti. 135 adet pipo lülesi, iki adet satranç takımı, Çin porselenleri, bakır gereçten yapılmış mutfak kapları, ibrikler, kazanlar, tahta kaşık, şimşir tarak ve deri mataralar da su altından çıkarılan eserler arasında yer alıyor.

135 adet Tophane üretimi pipo lülesi, Osmanlı döneminin bilinen en büyük pipo koleksiyonu oluştururken; Bambu paketler içinde bulunan 40’tan fazla Çin porseleni, Türk karasularında ilk kez karşılaşılan örnekleri oluşturuyor. Tüm buluntular, sualtı eserleri arasında bugüne kadar en büyük koleksiyon olma özelliği taşıdığı belirtiliyor.

Osmanlı Dönemine ait gemi batıkları arşivi

Bölgede Osmanlı denizciliğine dair başka batıkların da bulunduğunu ve bu batıkların “Mavi Miras Projesi” kapsamında ‘Osmanlı Dönemi Sualtı Kültür Mirası Coğrafi Bilgi Sistemi’ne kaydedildiğini söyleyen Özdaş, şunları söyledi:

“Denizlerde Osmanlı döneminde batmış, Osmanlı olup olmadığını kesin olarak bilmesek de Osmanlı’nın batırdığı gemiler ya da Osmanlı’nın batan gemileri arşivimiz var. Bunun için yakın çevrede, sığda dahil olmak üzere 70 ila 100 metre derinliğinde 20’ye yakın batığımız var. Bunlar farklı dönemlere, 17. ila 19. yüzyıla tarihlenen batıklar.”

Doç Dr. Kızıldağ: Her gün yüzlerce fotoğrafını çekip mozaik halinde birleştiriyoruz.

Buluntuların kayıt altına alınmasının önemine dikkati çeken Kazı Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Nilhan Kızıldağ, günlük olarak, çıkarılan eserlerin envanter çalışmasını yapıldığını belirterek, şunları söyledi: “Burada kullandığımız en önemli yöntem fotogrametri. Batık alanının her gün yüzlerce fotoğrafını çekip bu fotoğrafları mozaik halinde birleştiriyoruz. Böylece detaylı ve tek bir fotoğraf elde ediyoruz ve plan çalışmasını bunun üzerinden yürütüyoruz.”

Bakan Ersoy: Dünya su altı arkeolojisinin de en çarpıcı buluntularından biri

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Kızlan Osmanlı Batığı’nın, Türkiye’de kazısı yapılan ilk ve tek 17’nci yüzyıl Osmanlı batığının, Osmanlı’nın deniz gücü ve ticaretini günümüze taşıyan ilk örnek olduğunun altını çizerek “Bu keşif, yalnızca ülkemizin değil, dünya su altı arkeolojisinin de en çarpıcı buluntularından biri olarak tarihe geçti.” ifadesinde bulundu.

Yapılan çalışmaların ardından elde edilen buluntuların tamamı Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi’ne teslim edilecek.

(Kaynak: aa.com.tr, t24.com.tr)

-->