Hamburg Uluslararası Deniz Müzesi’ndeki “Denizin Birleştiren Gücü” başlıklı belgesel nitelikli fotoğraf sergisi, 2. Dünya Savaşının ardından Alman gemi üretim işkolundaki üretim bilgisi ile Yunan armatörlerin finansmanıyla ortaya çıkan büyük ekonomik boyutu ortaya koyuyor.
II. Dünya Savaşı’nın çok boyutlu yıkıcı etkisi, Almanya üzerinde yarattığı toplumsal ve ekonomik çöküşün yanında gemi üretimi işkolunu da etkilemiş ve durma noktasına getirmişti. Tüm bu genel olumsuz görünüme karşın, Alman tersanelerinde büyük bir üretim bilgisi ve deneyim hala varlığını korumaktaydı.
Yunanistan’da ise Birinci Dünya Savaşı’ndan beri büyük bir sermaye birikimi elde eden ve uluslararası bir nitelik kazanmış olan Yunan deniz ticareti aynı zamanda ünlü çok sayıda Yunanlı armatörlerin ortaya çıkmasını sağlamıştı. Bu önemli aileler, dünya deniz ticaretinde Yunanistan’ı üst seviyelere taşırlarken, ilerleyen dönemlerde sahip oldukları sermaye gücüyle Yunan hükümetleri üzerinde de etkide bulunmuşlardır.
İkinci Dünya Savaşının ardından değişen dengeler
İki büyük dünya savaşı arasındaki dönemde uluslararası tankercilik iş kolunu Norveçliler ellerinde tutuyor olmasına karşın, İkinci Dünya Savaşının ardından ülkede baş gösteren döviz krizi ve dolayısıyla ortaya çıkan rezerv eksikliği, Norveç hükümetini, yurt dışından gemi satın alımlarını yasaklamak zorunda bırakmıştı. Ortaya çıkan bu açık, başta Aristotle Onassis, Stavros Livanos ve Stavros Niachros olmak üzere Yunan armatörler tarafından fark edilmiş ve tanker gemiler üzerine yatırım yapmaya başlamışlardır.
Alman ve İngiliz tersaneleri yeniden üretime geçebilmek için yeni iş antlaşmalarının gerçekleşmesini beklerken, Onassis, 1952 yılında Müttefiklerin Almanya’daki gemi inşa yasağı kaldırılmadan önce, 1949’da Batı Almanya’daki Howaldtswerke tersanelerine 16 adet tanker sipariş etmiştir. Ayrıca siyasi gelişmeler üzerinde keskin bir öngörü yeteneği bulunan Onassis, gerekli çeliği erkenden sipariş etmiş; bu da Ruhr bölgesindeki madencilik ve ağır sanayiye iş kollarının yeniden canlanmasına büyük bir etki yapmıştır.
50 yılla yayılan bir süreç içinde, önce Batı Alman tersanelerinde, 1971 yılından sonra da Doğu Alman tersanelerinde Yunan armatörler için 160’tan fazla gemi inşa edilmiştir. Onassis, Livanos ve Niachros gibi Yunan gemi sahiplerinin siparişlerinin, hızla gelişen Batı Almanya’nın ekonomik mucizesi üzerinde yarattığı etki, çok büyük olmuştur.
Yunan deniz ticareti geleneği ve Batı Alman gemi iş kolunun üretim birikiminin, bir zamanların iki eski düşmanının, barış döneminde karşılıklı güven ve işbirliği ile ortaya koydukları başarı öyküsünü gözler önüne seriyor.
“Denizdeki Güç Birliği” başlıklı fotoğraf sergisi, 30.11.2025 tarihine kadar Uluslararası Hamburg Deniz Müzesi’nde görülebilecek.
(Kaynak: imm-hamburg.de)