Beykent Üniversitesi’nde 09-10 Temmuz 2019 tarihleri arasında “Su İle Birlikte Yaşam İçin Tasarım” (Design For Living With Water) başlıklı bir sempozyum düzenleniyor.
Sempozyum kapsamında; Şehircilik (Su ve Kentler), Miras (Geleneksel mimaride bir öğe olarak su; Tarihi kentler ve kültürel görünüm ve Su), Su Mimarlığı (Su ile yaşam için tasarlanan yapılar), Yat Tasarımı (İç mekan tasarımı ve su ile yaşam için ürün tasarımı), Sosyokültürel Çalışmalar (Su üzerinde yaşamanın kültürel boyutu), Deniz Teknolojisi Mühendisliği (Yüzen yapılar), Gelecek Yönlendirmeleri (Sürdürülebilirlik, Ekoloji, Akıllı gereçler) konuları ele alınacak.
Sempozyumun internet sitesinde sempozyum ile ilgili olarak yapılan açıklama şöyle:
“Su, insan için dünyaya gelişi ile başlayan en temel gereksinim özdeği. Tarih boyunca bu yaşamsal öğe, yaşamın tüm alanlarına olduğu gibi; insan için konforlu ve yaşanabilir mekanlar yaratmak amacıya etkinlik gösteren tasarım ve mimarlık meslek alanlarını da etkilemiştir.
Toprak üzerinde kurgulanan geleneksel biçimlerdeki mimarlığın ürettiği alternatif yaşam mekanlarından farklı olarak, son yıllarda, uzay otelleri, yüzer mekanlar, kutup istasyonlarının mekansal karakteristikleri hakkında yapılan çalışmaları içeren analizlerin çoğaldığı gözlemlenmektedir. Bunun nedenlerinden biri toplumların alternatif mekanlarda yaşama konusundaki gereksinimleri ve yeni kaynakların ortaya çıkması. İnsan-Uzay-Su ilişkisi kavramı günden güne daha fazla birlikte ele alınıyor.
Son yıllarda aşırı iklim koşulları, nüfus yoğunluğu, ekonomik gelişmelerin yönü ve sürdürülebilirlik gibi sorunlar; su ile yaşam konusuna artan bir ilgi oluşturdu. Dünyanın her yanından bilim insanları ve gelecek bilimciler, su ile yaşam çözümlerini işaret ediyorlar ve insanoğlu ve su ilişkisinin artacağını öngörüyorlar.
Bu yalnızca sel tehdidi yaşayan ya da su seviyesinin artışının yaratacağı tehlikelerin altındaki ülkeler tarafından değil; aynı zamanda iklim değişikliklerinden olumsuz etkilenme olasılığı yaşayan ülkeler de su temelli çözüm üretmeyi dikkate alıyor. Sermaye akışı, değişen insan yaşam biçimi gereksinimleri de bizlere suyu alternatif bir yaşam mekanı olarak sunuyor.
Her ne kadar, su ile yaşam kurmak, devrimci bir yaklaşım biçimi gibi gözüküyor olsa da; aslında insanın su ile ilişkisi yeni bir olgu değil. Sempozyum, geleneksel modellerden, su üzerinde yüzebilen evlere kadar; suyu, mekana uyarlanma biçimlerini kapsamına alıyor. İçinde yaşadığımız dünyanın sürdürülebilirlik sorununa – ekonomik ve sosyokültürel olduğu kadar ekolojik olarak da- bir yanıt olarak su ile kurulacak yaşamın öneminin bizlerce anlaşılması gerekmektedir.
“İklim değişikliği kuşağı”nın parçası olan tasarımcılar ve mühendisler olarak geçmişe, bugüne ve geleceğe bakarak; suyu tasarımlarımıza uygulama, dönüştürme olasılıklarını araştırma sorumluluğumuz bulunmaktadır.
Sempozyuma; tasarımcılar, mimarlar, mühendisler, toplumbilimciler, öğrenciler kısaca ilkim değişikliğine duyarlı, dünyanın özellikle su ile ilgili olarak sürdürülebilir geleceği için yaratıcı çözümlerin gerekliliğini düşünen herkese katılma çağrısında bulunuyoruz.”
Ayrıntılı bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.